Eylül,2007- 3. Bölüm: Fransa, İtalya

Barcelona'dan sonra yine Fransa-Nice'e geçtik.


Ünlü Nice sahilleri, bizim güney sahilleriyle kıyaslanamaz bile. . .


Nice'den günübirlik Monaco'ya gittik. Resimde görülen ilk Grand Prix'i kazanan vatandaş


Monaco. . Kaş'ı bilen ve aranızda Monaco'da Kaş'a dair birşeyler bulabilen var mı?


Ben bunu buldum



Cannes. . .


Avrupa'da bunlar her duvarda var. .


Tren geceleri. .Yolculuk Floransa'ya


Pisa


Garibaldi


Bankalar parayı kafalarına göre YTL hesabınızdan EURO ya çevirip öyle veriyor. Ben baya problem yaşadım.


Bu insanlar ne yapıyor sizce?




Pisa kulesi


Bu kadar eğik olacağını düşünmüyordum. Biz de Pisa kulesini eğermiş gibi fotoğraflar çekmemek için kendimizi zor tutuyoruz ve Floransa'ya geri dönüyoruz:)


Bütün gezi boyunca bulabildiğimiz adam akıllı ilk Türk yemeği. . Patates, süpermarket mamulleri ve fast-food'tan iyice sıkıldık artık.


Duomo Katedrali, Floransa.


Floransa. .Herşeyiyle belki de en sevdiğim, kendimi en yakın hissettiğim şehir oldu.




Ve Roma'dayız.
Vatikan'a 5 dk. uzaklıkta bir hostelde kaldık.






Roma'da neredeyse tüm sokaklar açık hava müzesi gibi. .Ne denli büyük bir tarihe sahip olduklarını ve onu nasıl koruduklarını anlamak hiç de zor değil.




Adını şimdi hatırlayamıyorum, genel olarak askeri bir müze havasındaki devasa bir binayı gezdik. Harika bir arşiv çalışması yapmışlar. 1. dünya savaşı ile ilgili inanılmaz cephe resimleri var.




I. Dünya savaşından kalma bir bisiklet.


Yorulduğumdan değil, poz vermek için oturuyorum.


Roma İmparatorluğu kalıntıları. . . Üzerinden asırlar, onlarca savaşlar geçmiş yine de bariz ve devasa kalıntılar - yapılar halen dimdik ayakta.






Colosseum!




Avrupa genel olarak Türkiye'den çok daha güvenli olsada kuzeyden güneye doğru artan vukuatlarda görmek mümkün.


Vatikan'da hacı olduk


Bayanlarda çatala izin yok, yakından bakın anlarsınız


Papayı koruyan İsveç'li muhafızlar.


Muhafızların koruyamadıkları bir papa


İspanyol merdivenleri




Roma gerçekten herşeyiyle görülmesi gereken bir yer.








Roma'dan sonra tekrar Floransa'ya geri dönmemiz gerekti proje için. Zaman kalsaydı Venedik'e geçecektik fakat işlerden fırsat bulamadık.
Floransa belediye bandosu kaldığımız hostelin önünden geçiyor


Unesco'nun koruması altında olan harika bir ortaçağ kenti:Siena




Yorgunluktan bulduğum yere kıvrılıyorum hemen


Siena'da yine bir kutlamaya denk geldik.


Floransa'daki son günümüzde kaldığımız hostelin yakınlarında bisiklet yarışı izledik.


Floransa'dan sonra Milano'ya geçerek gezimize son verdik. Daha önce yazdığım gibi proje için gittiğimizden pek gezme fırsatı bulamadık, yine de vaktimizi olabildiğince iyi değerlendirmeye, görülmesi gereken yerleri görmeye çalıştık.

Kısa bir özetle yeni gidecek olanlara internet sitelerinde yazmayan önerilerim;
- Hippi gibi yaşarım, tren garlarında, trenlerde bulduğum yerlerde yatarım, bazende hostellerde kalırım, süpermarketlerde yerim diyorsanız size günlük 20-40 EURO yeterli olacaktır.
- İnsana yakın bir tarzda yaşarım, hostellerde kalırım, uygun yerlerde yemeklerimi yerim, müzeleri vs. gezerim diyorsanız günlük 50 Euro yeterli olabilir.(kalma dahil)
- interrail biletini olabildiğince ucuz olanı yani süresi uzun ama gün sınırlaması olanı alın. İstediğiniz kadar gün kullanırsınız kontrollerde bileti işlemiyorlar genelde.
- Tren rezervasyonu yaptırmayın, gereksiz para ödersiniz. Sadece uzun hatlarda açıkta kalabileceğinizi düşünerekten rez. yaptırabilirsiniz.
- İnterrail biletiniz olsa da bir çok hatta EuroCity, İntercity, Thalys gibi trenler için ek para (supplement) vermeniz gerekiyor 5-20 euro arasında.Bunlları da hesaba katın ve mutlaka tren garına girer girmez tren kalkış varış saat çizelgelerini kontrol edin, planınızı yapın ve ne kadar ek para ödemeniz gerektiğini görevlilere sorun.Trende Görevliyi ödememek için kandırmaya çalışın, özellikle genç ve bayan olanları kandırabilirsiniz

Örneğin Roma'dan Floransa hızlı trenle 3 saat ama 15 euro supplement vermeniz gerekiyor. Siz 6 saatte giden yerel trene binerek supplement ödemekten kurtulabilirsiniz.

- Avrupada yemek sektörü çoğunlukla Afrikalıların elinde ve çoğu müslüman. Sizinde müslüman olduğunuzu öğrenince yardımcı oluyorlar.
- Avrupada insanlar birbirine çok saygılı ve hoşgörülü. Bizdeki gibi samimiyet fazla yok. Yine de özellikle kuzeyde çoğu insan ingilizce biliyor ve yardımcı olmaya çalışıyor. Güneye indikçe kalite düşüyor.
- Olabildiğince sosyal olmakta fayda var. Bu size çok zaman ve güzel dostluklar kazandırır.
- Hostellerde sadece gençler değil, 40-45 yaşında gezginlerde kalabiliyor. Gideceğiniz şehirdeki hostelleri www.hostelworld.com dan aratın ve olabildiğince önceden rezervasyon yaptırın. Hem daha ucuz olur, hemde yer bulmak için uğraşmazsınız. Kredi kartınızı siteye vermeye çekinmeyin. Site güvenlidir.
- Buradan götürebildiğiniz kadar konserve vs. götürün yada ucuz süpermarket bulduğunuzda orda depolayın. Çok kara geçersiniz.
- İçkiler süpermarketlerde özellikle güneyde çok ucuz. 70cc Jack Daniels Siena'da 11 euro, Johnny Walker Red Rabel 7,5 euro iken Duty Free'de Jack Daniel's 20 küsur euro'ydu. Türkiye'ye dönüşte sırt çantanıza depolayabildiğiniz kadar içki koyabilirsiniz. Duty free'yi boşverin.

Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Yine istediğiniz zaman merak ettiklerinizi sorabilirsiniz.

Görüşmek üzere!